Celtic - Hamilton (05.03.2011) 2-0
Bizim bu diyarlarda olmadığımız dönemde Celtic, Rangers ile birkaç tane maç oynadı gerek kupa gerek lig yarışında. Bu efsane maçları anlatmaya çalışacağım ilerleyen dönemlerde ama, "timeline" denen şu olguyu yakalama adına onlardan önce bugünkü maçı yazmak istedim. Zira o maçlar için biraz vakit ayırmam gerekecek.
Celtic bugün lig sonuncusu Hamilton karşısında 2-0 kazanarak avantajını devam ettirdi ve Rangers'ın puan kaybetmesini beklemeye başladı. Rangers iki maç eksik bir şekilde 5 puan geriden geliyor. Puan kaybetmeleri yine Celtic'e avantaj getirecek.
Neil Lennon'ın transfer döneminde yaptığı hamleler ve önceki menajerlerin hatalarına düşmemesi şimdiye kadar yaptığı pozitif hamlelerden sadece biri. Takımı birlikte oynatması, eski ruhu tekrar getirmesi de cabası. Devre arasında İngiltere'den İskoçya'ya gelen Kris Commons bugün iki gol atarak Lennon'ın güvenini boşa çıkarmadı ve hamlenin doğruluğunu ispat etmiş oldu.
2008 yılında Glasgow'da olduğum dönemlerde takımın orta saha beyni olarak Nakamura oynuyordu fakat arkasında toparlayıcı olarak görev yapan oyuncular futbol bilgisi olarak yetersiz kaldığından, takımın orta sahası çok erken düşüyordu. Nakamura gibi hücum özelliği daha fazla olan oyuncular yerine gelen Ki, Commons, Stokes, Ledley, Murphy gibi alan oyuncuları oyunu sürekli karşı yarı alanda tutmaya yardımcı oluyor Celtic adına.
Rahat bir maç oldu, aslında maçtan daha önemlisi stadyum önünde açılan yeni heykeldi kanımca. Celtic tarihinin ve belki de (bana göre) İskoçya'nın gelmiş geçmiş en büyük teknik direktörü Jock Stein'ın büstü açıldı bugün stadyum önünde. Kendisi de yukarıdan mutlu olmuştur bugün, hem büstünü, hem galibiyeti, hem de sezonun başından beri oynanan güzel futbolu görünce.
Ne demişti büyük insan, 1967 yılında Şampiyonlar Sampiyonu olunca; "We did it by just playing football. Pure, beatiful, inventive football." Huzur içinde uyu büyük reis...
Güzel bir yazı :)
YanıtlaSil